Blog Arşivleri

Yeni Fizik&Yeni Paradigma

numbers_man_by_tariqdesign-d2zpbbw

Yeni Fizik & Yeni Paradigma

“Yeni Fizik” diye de bilinen Kuantum Fiziği, bilim dünyasının anlatageldiğim “doğru” anlayışını altüst ediyor, çünkü siyah-beyazcı Newton Fizik’inin aksine, “Yeni Fizik”te “kesinlik” yok, “tek” doğru yok. “Hiçbir şey kesin değil, hiçbir şey imkânsız değil.”

Bu yazının geri kalanını okuyun

Bana Kuantum Fiziğini Anlat

pq3

Bana Kuantum Fiziğini Anlat

  • 1. Temelde kuantum denen şey aynı anda hem dalga hem parçacıktır.
  • 2. Fakat ölçmeye veya gözlemlemeye kalkarsanız ya dalgayı ya da parçacığı bulursunuz. İkisi aynı anda saptanamazlar!
  • 3. Dalga ve parçacığı aynı anda net bir şekilde saptayamama durumu, Heisenberg’in ünlü belirsizlik İlkesinin özüdür.

Bu olgu, tıpkı koca bir kazan çorba içindeki şeyler gibi, hiçbir şeyin sabit ve tam ölçülemediği, belirsiz sanki hayaletvari, kolay kolay anlaşılamayacak olma olgusunu Newtoncu determinizmdeki her şeyin sabit, belirli ve ölçülebilir olma olgusunun yerine koymuştur.

  • 4. Bu durumda ya elektron parçacık konumundaysa onun kesin durumunu, ya da dalga konumundaysa momentumunu (hızını) ölçebiliriz. Gerçeklikle ilgili her şey bir olasılıktır ve öyle kalmaya da mahkumdur.

Örnek: Dalgınlık anlarımızda birbirine bağlı birçok his bazen görüntü oluşur, bunların ayırımına varamayız, öylesine geçerler. Gözümüz dalmıştır sanki. Bir düşünceye odaklandığımızda ise yalnızca o düşünce oluruz. Bir yandan düşünüp bir yandan dalmamız mümkün değildir. Düşünmeye başladığımız anda dalga hareketi çöküşe uğrar.

Bu yazının geri kalanını okuyun

femto fotoğrafcılık

30491833

IŞIGIN  FOTOGRAFI

 

Görmek için Allah’ın bahşettiği iki büyük nimete, göze ve ışığa ihtiyaç duyarız. Yeşil bitkilerin beslenmek için fotosentez yapabilmesi de ışık gerektirir. Gözün işleyişini çözmüş olmamız bu mucizevî yapıyı çoğu zaman âdiyattan görmemize sebep olur. Aslında, sürekli kullandığımız ışık da ülfetimizin kurbanıdır.

Kâinatın yaratılması hakkında günümüzde genel kabul gören görüş, Büyük Patlama’dır (Big-Bang). Allahûalem, O’nun (celle celâluhu) “Ol!” emriyle vücut bulan Büyük Patlama neticesinde kâinat ve ışık birlikte var edilmiştir. Evet, her şeyi yoktan var eden Kudreti Sonsuz, murad buyurunca, kâinat çok yüksek sıcaklıkta, çok küçük bir noktadan teşekkül eder. Film, en başa sarıldığında, zerreden küreye kâinattaki bütün maddenin başlangıçta tek bir noktadan yaratıldığını ima eden Büyük Patlama modelinin tutarlı olduğu görülmektedir. Büyük Patlama sonrasıyla alâkalı görüşlerin en güncel ve makbul olanı ise, Inflation (şişme) Teorisi’dir. Buna göre, Büyük Patlama’nın ardından (daha bir saniye geçmemişken) kâinatın inanılmaz bir hızla genişlediği, ilk ândaki kuantum dalgalanmalarının her yere saçıldığı, her istikamette galaksiler oluşacak şekilde homojen bir şişme hâdisesi meydana geldiği kabul edilir. İşte ışık ilk defa bu ilk dönemde yaratılmıştır.

Bu yazının geri kalanını okuyun

Zaman kaç? Neye göre?

3880155d4104c9f4bd7faec66d8086c4-d5714cq

Zaman kaç? Neye göre?

Newton fiziği, uzay-zamanı birbirinden ayrı ele alarak, mutlak olarak kabul ettiği uzayın yanında zamanı da evrenin her parçası için mutlak kabul edip tüm referans sistemlerinden bağımsız olarak hepsinde aynı şekilde akmakta olduğunu söyler.Başka bir deyişle, İstanbul’daki bir saatle (bunun hiçbir zaman ileri ve geri gitmeyen mükemmel bir saat olduğunu kabul edersek) Los Angeles’taki ya da Andromeda Galaksisindeki mükemmel bir saat, aynı saniyeleri gösterecektir. Işık hakkında ise Newton, ışığın çok hızlı fakat sonlu bir hızla partiküller halinde hareket ettiğini düşünmüş olsa da bunun tam olarak mahiyetini, uzay ve zaman ile olan ilişkisini bilmiyordu.

Buna karşın Einstein’ın rölativite teorisinde ise zaman, göreceli olarak tüm referans sistemlerine yani bulunulan mekana (gözlemcilere) göre belirlendiği için Mutlak zaman ve mekan kavramının olmadığını, zamanın gözlemcilere (referans sistemlerine) bağlı olması nedeniylede mekandan ayrı bir yapıda bulunmadığını belirtmektedir. Işık ise sonsuz yada her an değişebilen sabit hızlarda değil, kaynağının her türlü hareketinden bağımsız ve eş yönlü olarak sonlu sabit bir hızla hareket etmektedir. Bu yüzden bir cisimden yansıyan yada kaynaklanan ışık, o cisim ister herhangi bir yönde hareket etsin isterse de hareketsiz kalsın fark etmez daima aynı hızda hareket etmektedir. Böylece ışık için klasik fizikteki gibi hızların üst üste toplanması yada çıkartılması söz konusu değildir. Buda ışık hızının üzerine neden çıkılamadığını göstermektedir.

Bu yazının geri kalanını okuyun